17 Kasım 2011 Perşembe

Serenad..

Zülfü Livaneli'nin Serenad romanını yeni okuma fırsatı buldum.Bütün yaz heryerde liste başlarında olmasına rağmen geç kaldığım için gerçekten şu an üzülüyorum.Hayatımda okuduğum en iyi kitap diyebileceğim kadar iddalı bir cümle kurabileceğim bir roman.

Kitap sadece yazarın hayalgücüyle yazılmış bir kitap değil. Yazar, İkinci dünya savaşı döneminde Hitlerin Almanyasında yahudilerin yaşadıklarını aşkla harmanlamış ve ortaya muhteşem bir eser çıkmış.Yalnız bununla da kalmamış çok az kişinin bildiği Mavi alay ve 773 yahudinin hayatına mal oan Struma gemisi hakkında gerçekleri ortaya koymuş.
Kitabı okuduktan sonra bizim ülkemizin sınırında ölüme terkedilmiş insanlara nasıl müdahale edilmeden beklediğine, hangi milletten olursa olsun insan canının hiçe sayılıp siyasi ilişkiler ve siyasi konumun bozulmaması için böyle canice bir harakete duyarsız kalarak en az Almanya kadar suçu olduğunu düşünüyorum.Suçsuz insanların bulunduğu durumda duyarsız kalmak cinayet işlemektir.
Yazar kitapta Safkan Alman Profesör Maximilian Wagner ile Yahudi kızı Nadia'nın aşkını o kadar güzel gerçek olaylarla harmanlamış ki kitap biterken kendimi ağlarken buldum.Sadece aşka değil, o dönemin insanlarının yaşadıklarına ağladım.
Hem bilmediğim tarihi olayları öğrendim hemde böylesine sevdiğine aşık olan Profesöre ben de aşık oldum.

Zülfü Livaneliye böylesine güzel bir kitap için teşekkür eder, Schubert'in Serenade'ı dinlemenizi de şiddetle tavsiye eder, benim fukarene blogumda bunları yazmayı borç bilirim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder