21 Kasım 2012 Çarşamba

Dost dediğin..

Benim çok sevdiğim bir arkadaşım var..Onu tanıdığımda hapşurduğum için bana çok yaşamamı dileyen biriydi..O zamandan belliydi beni düşündüğü,iyiliğimi istediği,beni sevdiği..8. sene arkadaşlığımızda ve o gün bugün hiç kopmadık kopamayız da..Bakmayın böyle güzel tozpembe anlattığıma kendisi beni çok azarlamıştır,küsmüştür haklı ya da haksız çok ağladım karşısında..Beni affetsin diye, canım sıkkın diye, mutsuzum diye ama hep affetmiştir beni kucaklamıştır canım arkadaşım..Hayatımda ilk onda kaldım.O gece de çektirdim zavallıma.Doktora gittim yanımda o, alışverişe çıktım o , kafam attı bastım yanına gittim gene o.Hergün telefonla konuşmayız, aslında ben çok müsaitimde onda o ışık yok, korkarım da kendisinden oda bunu bilir :) Haksızsam bana pata küte söyler bu böyle olmaz diye..Kendisi de bir o kadar süslüdür, yanına giderken özen gösteririm beni beğensin diye..Çok seviyorum onu allah bana ömür verdikçe de sevicem..Hayatmdan asla çıkaramayacağım bi kaç insandan biridir.Çünkü beni iyimle kötümle bilir, patavatsızlıklarımı anlar.Ama bende direk geri vites yapar beni affedene kadar yapışırım.. Zaten arkadaşlık da böyle bişey değil midir ? Ailene anlatmadıklarını ona anlatırsın, yalanına ortak edersin, arkasını toparlarsın, beraber sıkılır, beraber eğlenirsin..Aslında ona sözüm var hayatını anlatan bi kitap yazıcam diye artık ne zamana bakıcaz:) Bu yazı da onun isteği üzerine yazıldı ama iyi de oldu duygularımı bilsin de, hep çok sevsin beni:) Bu kadar yazdım yazdım kim bu arkadaş diye sorucaksınız..Bu arkadaşım Manisa'nın bağrından kopup gelen buram buram anadolu kokan (elbette şaka yapıyorum :) Tuğçe Boz..gerisini siz tamamlayın artık ifşa etmeyeyim adını bilen bilir zaten..Bilmeyen de benim hakkımda çokta bişey bilmiyor demektir..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder